Savaşın çeşitli cilveleri arasında en şaşılacak olanı şudur: Başarıyı herkes kendinden bildiği halde, yenilmenin suçu yalnız komutanın sırtına yükletilir.
Ortak düşüncesi olmayan toplulukta, herkes, yalnız kendi çıkar ve zevkini düşünür. Böyle bir toplulukta fedakarlık, saygı, nezaket kalmaz. Bencillik, kabalık, rüşvet, iltimas ve namussuzluğun türküsü alır yürür.
Türkler için milliyet her şeyden önce bir kan meselesidir... Türklük yalnız manevi-ahlaki değil, aynı zamanda maddi (yani fizik, fizyolojik, fizyonomik ve antropolojik) bir şeydir... Türk olmak için Türk ırkının maddi ve manevi hasletlerini tevarüs etmek icap eder...Bazılarının söylediği gibi milliyet yalnız anlaşma vasıtası olan dil'in birliği ile izah edilseydi bir İstanbul Yahudisinin bize bir Kırgızdan daha yakın olması lazım gelirdi. Halbuki bütün kanunlara, siyasi ve içtimai hadiselere, propagandalara rağmen biz Kırgızı kardeş, Yahudiyi de köpek çıfıt olarak tanıyoruz. Çünkü Kırgızın damarındaki kanın kendi damarımızdaki kan olduğunu, Yahudinin ise bize düşmanlıkla yuğurulduğunu biliyor, seziyoruz...
Türkçüler için İzmir'i kurtarmak için yapılan savaşla Kıbrıs'ı kurtarmak için yapılacak savaş arasında hiç bir fark yoktur. Çünkü Türk Milleti bir bütün olduğu için Türkçülük ancak ve yalnız bütün Türkler˜i içine alan bir milliyetçilik davasını ülkü edinir.
Bize yalnız dans etmesini, iyi giyinmesini, kur yapmasını ve aşık olmasını bilen gencin lüzumu yoktur. Bize bugün mesleğinde usanmadan çalışacak, yarın hudutta göz kırpmadan ölebilecek genç lazımdır.
Her kişiyi, üç yüz altmış melek korur. Bunca melek arasında kendini yalnız sanıp edepsizlik ahlâksızlık edersin de sen, kendin gibi kii yanında edepsizlik etmezsin. Hani senin meleklere inandığın.
Kişinin hayal gücüyle, düşlerinin gerçekleşmesi arasındaki mesafe, yalnızca onun yoğun isteğiyle aşılabilir.Neşeli yüreklerle birlikte neşeli şarkılar söyleyen kederli bir kalp ne kadar yücedir.
Ve deliliğimde hem özgürlüğü hem güvenliği buldum; yalnızlığın özgürlüğü ve anlaşılmazlığın güvenliğini, bizi anlayanlar bizden bir şeyleri tutsak ederler çünkü.
Ey insan! İnsanların çokluğuna bakıp da aldanma! Çünkü sen yalnızsın, yalnız öleceksin, kabre yalnız gireceksin, yalnız kabirden kalkacaksın ve kendi hesabını vereceksin.
Ümmetim 73 fırkaya ayrılır, bid'at ehli olan 72'si Cehenneme gider. Yalnız bir fırka kurtulur. Cehennemden kurtulan fırka, benim ve Eshabımın gittiği yolda gidenlerdir.
Aklı olan kimse nefsine demelidir ki: Benim sermayem, yalnız ömrümdür. Başka bir şeyim yoktur. Bu sermaye, o kadar kıymetlidir ki, her çıkan nefes hiçbir şeyle tekrar ele geçmez ve nefesler sayılıdır, azalmaktadır. O halde bu günü elden kaçırmamak bunu saadete kavuşmak için kullanmamaktan daha büyük ziyan olur mu? Yarın ölecekmiş gibi bütün âzâlarını haramdan koru.
Yalnızca bir kartal gibi yaşayabilen insan kimsenin seni seyretmesine ihtiyaç duymadan başka birine sevgisini verebilir; yalnızca o zaman o insan bir başkasının büyümesi ve gelişmesiyle ilgilenebilir.
Birisi bize yalnızca severseniz anlayabilirsiniz dediyse, her türlü çatışmanın akabinde sağ kalabileceğimizin müjdesini de vermiştir. Sevmek huşu duymanın bir parçasıdır çünkü. Haşyet de anlamanın ön şartıdır.
Türkiye devlet olarak bilgiden inhiraf ve sahici bilgiye biganelik bakımından dünyada yalnız değildir. Türkiye'nin dünyada biricik olduğu husus "millî kültür" konusunda millî müktesebatının ve millî mevcudiyetinin zıddı istikamette ilerleyişidir. Sahiciliğin dünyanın her yerinde devlet himayesinden yararlanmadığını gözlemleyebilirsiniz. Sahicilik her zaman avaredir. Ne var ki sahiciliğin devlet tarafından bir tehlike olarak algılandığı ve kifayetsiz muhterisler tarafından düşman ilan edilip devlete ihbar edildiği yegane ülke Türkiye'dir. Sahtecilikle gününü gün edenler bir gün sahiciliğin onlara öldürücü bir nihaî darbe indireceğinden korkuyorlar.
Artık inanamıyoruz; ama inanana inanıyoruz. Artık sevemiyoruz; yalnızca seveni seviyoruz. Artık ne istediğimizi bilmiyoruz, ama bir başkasının istediğini isteyebiliyoruz. İstemek, yapabilmek ve bilmek eylemleri terk edilmedi ama bir başkasına devredilerek genel olarak ilga edildiler.
Farklılığın doğru kullanımı yoktur. Yalnızca ırkçılığın değil farklılığı sürdürmeye ve korumaya yönelik tüm ırkçılık karşıtı ve insancıl cabaların gösterdiği de budur.
İnsan için yalnız üç olay vardı: Doğmak, yaşamak ve ölmek. İnsan doğduğunun farkında değildir, ölüm korkusuyla da acı çeker ve genellikle de yaşamayı unutur.
Ey büyük filozoflar, bu faydalı dersleri siz yalnız kendi çocuklarınıza, kendi dostlarınıza verin ne olur! Hem siz fikirlerinizin meyvasını daha çabuk elde edersiniz, hem de bizim çocuklarımız sizin meshebinize girmek tehlikesinden kurtulmuş olur.
Yalnız şunu soracağım: Felsefe nedir? En tanınmış filozofların kitaplarında bulduğumuz nedir? Onları dinlerken insan kendini, bir pazar yerinde avaz avaz çağıran bir sürü madrabaz arasında sanır; her biri bana gelin, bana gelen aldanmaz diye bağırır durur. Kimi, cisimlerin mevcut olmadığını, her şeyin tasavvurda yaşadığını iddia eder; kimi maddeden gayrı olmadığını ileri sürer ve Allah dünyanın kendisidir der. Birisi ispata kalkar ki dünyada iyilik kötülük yoktur, hayır ve şer birer kuruntudan ibarettir. Öteki der ki, insanlar birer, canavardır; birbirlerini parçalayıp yemeleri cürüm sayılmaz.
Dünyayı ve dünyadaki şeyleri sevmediğimiz, onlardan yalnızca yararlandığımız için yaşamla bağımızı yitirdik. Şefkat duygumuzu, duyarlılığımızı, güzel şeylere tepkimizi yitirdik; doğru ilişkinin ne olduğunu ancak bu duyarlılığın yeniden kazanılmasıyla anlayabiliriz.
İnsan, kendi düşüncelerinin farkında olduğu zaman görecektir ki; düşünen ve düşünce şeklinde bir bölünme vardır. Gözlemleyen ve gözlemlediği, deneyimleyen ve deneyimlediği. Sonunda bunun bir illüzyondan ibaret olduğunu keşfedecektir. Sonra sadece saf bir gözlem kalacaktır, geçmişin ve zamanın gölgesini içermeyen bir kavrayış. Bu zamansız kavrayışı zihine derim, köklü bir mutasyon getirir. Bütünsel, toptan omuzlama asıl en önemli harekettir. Psikolojik açıdan düşüncenin getirdiği her şey toptan omuzlandığında, yalnız ondan sonra orada aşk vardır, aynı zamanda merhamet ve zeka olan.
Neyi bulmak istediğini bilmeden sürekli aramaya kalkma. Hiçbir şey bulamazsın. Ancak inanarak, bilerek ve kendini vererek aradığını bulabilirsin. Unutma! Bal arısı çiçeğe konan tek böcek değildir; fakat ondan bal çekmeyi bilen yalnız odur...
Eskiden derdim ki; İnsanın başına gelebilecek en kötü şey, bir gün 'yapayalnız kalmasıdır'Öğrendim ki; Hayatta insanın başına gelebilecek en kötü şey: Yapayalnız hissetmesine neden olan insanlarla yaşamasıdır.
Sevgi ve aklın büyük yasasından uzakta yaşayanlar yalnız değillerdir, etrafları tutkular, korkular, nefretler ve diğer korkunç canavarlarla çevrilidir.
Hiçbir lokantada tek başınıza oturabileceğiniz şekilde dizayn edilmiş masa bulamazsınız, toplum sizi yalnızlıktan kurtarmak için gerekirse ruh sağlığınızla oynar...
İnsanlar, aşk üzerindeki görüşlerini değiştirmelidir. Kadınla erkek, cinsel aşkı şimdi olduğu gibi şiir havasına büründürmekten kaçınmalıdır. Bunun yalnızca insanı alçaltan hayvanca bir iş olduğu kabul edilmeli.
Ordularımızın kazandığı zafer, sizin ve sizin ordularınızın zaferi için yalnız zemin hazırladı... Gerçek zaferi siz kazanacak, siz sürdüreceksiniz ve behemehal muvaffak olacaksınız.
Bir şeyi yapmak yalnızca sana zor geliyor diye bunun bir insan için olanaksız olduğunu düşünme. Eğer bir şey insan için olanaklıysa ve insan doğasına uygunsa, senin tarafından da yapılabileceğine inan.
Çocukluktan itibaren, güzelliğin kadının hazinesi olduğu öğretilince zihin bedene göre biçimlenir ve altın işlemeli kafesinin içinde dolanarak yalnızca hapishanesini sever.
Kişinin ödünsüz bir tavırla, sürekli özgürlüğünü koruma kaygısıyla yaşamasının kaçınılmaz sonucu yalnızlık, bu yalnızlığın vardığı son durak ise kişinin kendine yönelik dikkatinin büyüttüğü bencillik ve tutsaklıktır.
Yazık ki akşam oldu biz yine yalnız kaldık... Bir kıyısı görünmez denize daldık.. Bir gemiye binmişiz bulanık bir gecede... Allah'ın denizinde Allah'tan uzak kaldık...