Devletin olmadığı bir yerde sanayiye yer yoktur; çünkü sanayiden elde edilecek faydalar belirsizdir; netice olarak yeryüzünde bir kültür mevcut olmayacaktır; deniz ve hava taşımacılığı olmayacaktır; ithal malların kullanımı söz konusu olmayacaktır; yasalar olmayacaktır; mektuplar gönderilemeyecektir; toplum olmayacaktır; hepsinden kötüsü kuşku olacaktır; şiddet ve ölüm korkusu mevcut olacaktır. Devlet olmadan insanın yaşamı, yalnız, fakir, mutsuz ve kısadır.
ben seni uyuttum, seni karıştırdım,seni şaşırdım birşeyler akıp akıp giderdi, dünyada başvurduğum bir şeydin, yalnızlığım gibi ...yanında sonsuz durduğum.
Buradayım, çünkü bende vaadi, iki yüz yıl önce bu kentte ettiğimiz vaadi - yerine getirilen vaadi görüyorsunuz. Vaadi yerine getirdik biz, Anarres'te. Özgürlüğümüz dışında hiçbir şeyimiz yok. Size kendi özgürlüğünüzden başka verecek bir şeyimiz yok. Bireyler arasında karşılıklı yardımlaşma dışında hiçbir yasamız yok. Hükümetimiz yok, yalnızca özgür birlik ilkemiz var. Devletlerimiz, uluslarımız, başkanlarımız, başbakanlarımız, şeflerimiz, generallerimiz, patronlarımız, bankerlerimiz, mülk sahiplerimiz, ücretlerimiz, sadakalarımız, polislerimiz, askerlerimiz, savaşlarımız yok. Başka da pek fazla şeyimiz var sayılmaz. Biz paylaşırız, sahip olmayız. Varlıklı değiliz. Hiçbirimiz zengin değiliz. Hiçbirimiz iktidar sahibi değiliz. Eğer istediğiniz Anarres'se, aradığınız gelecek oysa, o zaman ona eli boş gelmeniz gerektiğini söylüyorum. Ona yalnız ve çıplak gelmeniz gerekiyor, tıpkı bir çocuğun dünyaya, geleceğine, hiçbir geçmişi olmadan, hiçbir malı mülkü olmadan, yaşamak için tümüyle başka insanlara dayanarak gelmesi gibi. Vermediğiniz şeyi alamazsınız. Devrim'i yapamazsınız. Devrim olabilirsiniz ancak. Devrim ya ruhunuzdadır ya da hiçbir yerde değildir.
fikirlerin gücüne bizzat şahit oldum. fikirler adına öldürülen ve fikirleri savunurken ölen insanları gördüm. yalnız, bir fikri öpemez ona dokunamaz veya onu tutamazsınız. fikirler kan ağlamaz. acıyı hissetmezler. sevmezler.
Aslında yalnızca yaşadıkları anın tadını arttıracak kad...ar bir incelik, bir bağlılık, bir sevecenlik vardır insanlarda. Sürüler halinde ava çıkarlar. Çölü tarar, haykırarak dalarlar bozkıra. Düşenlere dönüp bakmazlar bile. Yüzlerinde alçıdan maskeler vardır.
Vaz geçtim bu dünyadan tek ölüm paklar beni Değmez bu yangın yeri avuc açmaya değmez Değilmi ki çiğnenmiş inancın en seçkini Değilmi ki yoksullar mutluluktan habersiz ...Değilmi ki ayaklar altında insan onuru O kızoğlan kız erdem dağlara kaldırılmış Ezilmiş hor görülmüş el emegi göz nuru Ödlekler geçmiş başa derken mertlik bozulmuş Değilmi ki korkudan dili bağlı sanatın Değilmi ki çılgınlık sahip çıkmış düzene Doğruya doğru derken eğriye çıkmış adın Değilmi ki kötülükler kadı olmuş yemene Vaz geçtim bu dünyadan ,dünyamdan geçtim ama Seni yalnız koymak varya o koyuyor adama....
Olmamız gerekenin ancak yarısı kadar uyanığız. Ateşimiz söndürülüyor, herşeyimiz kontrol ediliyor ve fiziksel ve zihinsel kaynaklarımızın yalnızca küçük bir bölümünü kullanıyoruz.
İnsanlar her gün lahmacunu kolay kolay kabul etmezler. Gerçekten insanlar güzel şeylere layıktır. Ancak Türkiye'nin kapitalizmi, bundan sonraki dönemde işçi ve emekçiye yalnızca lahmacun vaat edebiliyor. Amma bunun da tek başına yetmeyeceğini bilmektedir. Bu yüzden lahmacunla birlikte işçi ve emekçiye, bir de ˜öbür dünya' vaad edecek. Öyleyse, Türkiye, kendi iç dinamiğiyle, daha aşırı bir dinselliğin baskısı altına girecek.(1979)
Keşke yalnızlığım kadar yanımda olsaydın Keşke yalnızlığımla paylaştığımı seninle paylaşsaydım Keşke senin adın yalnızlık olsaydı Ve ben hep yalnız kalsaydım...