Aşkların en soylusu birken birçok olandır sevginin en güzeli paylaşılan emektir, Aşkların en soylusu birken birçok olandır çıkarsız ve sınırsız paylaşılan yürektir.
Bu gece ay aglıyor, sevıpte kavusamayanlar ıcın. yıldızlar sarkı soyluyor, sevıpte bulusamayanlar ıcın. bu gece ben aglıyorum sevıpte kavusamadıgım sen ıcın....
Şžu dünyadaki en mutlu kişi Mutluluk verendir Şžu dünyadaki sevilen kişi Sevmeyi bilendir Şžu dünyadaki en bilge kişi Kendini bilendir Şžu dünyadaki en soylu kişi İnsafa gelendir
Bir insanın akıllı davranabilmesi için üç yol vardır: birincisi, iyi düşünmektir, bu en soylusudur. İkincisi, taklit etmektir, bu en kolaydır. Üçüncüsü, denemiş olmaktır, bu en acısıdır.
Umutsuzluğa düşmek bir devrimciye yasaktır. Cellat elinde işkencede ölüme bir soluk kalmışken bile... Yalnız yasak değil ayıptır da... Çünkü devrimcinin kendisi, insanlığın yarını ve umududur. Bu bir kural, bir ilkedir... Bu, namussuzluğun, alçaklığın egemen olmadığı, soylu, güzel ve onurlu bir dünya, bu temel ilke üzerinde kurulur...
En yüksek umutlarını kaybeden soylular tanıdım ben. Ruh , şehvettir! böyle derlerdi. Bu sırada kırıldı ruhların kanatları; şimdi yerlerde sürünüyor ruhları ve kirletiyor kemirdiği her şeyi. Bir zamanlar kahraman olmayı düşünüyorlardı. şehvet düşkünüler şimdi. Kahraman, artık onlar için bir kasvet ve dehşet! Fakat sevgim ve umudumla sana yemin ederim: terk edip gitme ruhundaki kahramanı! Kutlu tut en yüksek umutları!
Av ve zafer için tutkuyla donanan görkemli yırtıcı hayvan, sarışın canavar görmezlikten gelinemez. Bu gizli temel, zaman zaman patlar, hayvan tekrar vahşete döner. Romalı, Arap, Alman, Japon soyluluğu, Homeros'un kahramanları, İskandinav Vikingleri ... tümü de bu gereksinimi paylaşıyorlardı.Nereye gitseler arkalarında "barbar" kavramını bırakan bu soylu ırklar, en yüksek kültürlerinde bile, bunun bilinçliliğini gösteriyor, gururunu taşıyorlardı. insanlar doğar,büyür,yaşar ve ölürler önemli olan çok yaşamak değil yaşadığı sürece fazla birşeyler yapabilmektir.
Ah!..En yüksek umutlarını kaybeden soylular tanıdım ben.Şimdi kara çalmaktalar tüm yüksek umutlarına. Artık küstahça yaşıyorlar,anlık hazlar içinde , ve ertesi güne dair hedefleri yok neredeyse..."Ruh , şehvettir!" .... böyle derlerdi.Bu sırada kırıldı ruhların kanatları ; şimdi yerlerde sürünüyor ruhları ve kirletiyor kemirdiği her şeyi.. Bir zamanlar kahraman olmayı düşünüyorlardı...şehvet düşkünüler şimdi.Kahraman , artık onlar için bir kasvet ve dehşet!Fakat sevgim ve umudumla sana yemin ederim : terk edip gitme ruhundaki kahramanı!Kutlu tut en yüksek umutları!
İnsanlarla iletişim içinde olmak, kalbini herkese açmak... Bu, liberal düşünceli olmaktır. Soylu bir misafirperverlik gösterebilecek yapıdaki insanlar, perdesi çekik ve kepenkleri kapalı çok sayıda pencereden belli oluyor. Bu insanlar, en güzel odalarını boş tutuyorlar. Neden? Çünkü katlanmak zorunda olmadıkları misafirlerini bekliyorlar.
Bu üç kimsenin dışında hiç kimseye ağız açma: Dindar, yiğit ve soylu. Çünkü dindar kendi dinini koruması için ihtiyacını karşılar. Yiğit de (seni ümitsiz etmeyi) kendi yiğitliğine sığdırmaz, utanır. Soylu ise ihtiyacın için yüzünün suyunu dökmeye mecbur kaldığını bildiğinden, haysiyetini korumak için seni eli boş geri çevirmez.
Bir insanın akıllı davranması için üç yol vardır: Birincisi iyi düşünmektir. Bu en soylusudur. İkincisi, taklit etmektir. Bu en kolaydır. Üçüncüsü, denemiş olmaktır. Bu en acısıdır.
Tanrı soylu ruhları sert biçimde sınıyorsa, bunda şaşılacak ne var? Erdemin kanıtı asla kolay değildir. Talih bizi kamçılar ve vurarak ezer, dayanalım! Bu vahşet değil, bir mücadeledir; bu mücadeleyle ne kadar sık karşılaşırsak o kadar cesur oluruz.
Bir mafya babası olarak türkçülük hareketine bu kadar hizmet edebildim.acaba sizler o soylu ûnvanlarınızla ne kadar hizmet edip ne kadar bedel ödediniz.
Eğitim için ödenecek vergi, halkı cahil bıraktığımız zaman aramızdan yükselecek olan krallar, din adamları ve soylulara ödenecek vergilerin binde biri bile değildir.
Olmak ya da olmamak, işte bütün mesele bu. Gözü dönmüş talihin sapanına, oklarına için için kapanmak mı daha soylu yoksa bir dertler denizine karşı silaha sarılıp son vermek mi onlara?