Paylaşmanın asaletini hiç bir zaman bencilliğin çirkinliğine tercih etme ve öyle bi arkadaş seç ki sen onun için ölümü düşündüğünde o senin için çoktan ölmüş olsun.
Paylaşmanın asaletini hiç bir zaman bencilliğin çirkinliğine tercih etme, ve öyle bi arkadaş seçki sen onun için ölümü düşündüğünde o senin için çoktan ölmüş olsun.... .
Her türlü ihtiraslarımızın, arzularımızın, bencilliklerimizin egemenliğinden ve esaretinden kurtularak gerçek özgürlüğü öğretmesi duasıyla, Berat Kandiliniz mübarek olsun.
İnsanın davranışları üç temelden gelir,bu temellere dayanmaksızın üzerimizde etkili olabilecek bir güç düşünülemez. Bunların birincisi Bencillik kendi iyiliginden başka bir şey düşünmez ve sınırsızdır, ikincisi Kötü ruhluluktur başkasının köyülügünü ister gaddarlıga degin varabilir, üçüncüsüde Acımadır. acıma,başkasının iyiligini istemektir ve iyilikseverlige, ruh yücelgine degin ulaşabilir. insan davranışlarının hepsi, bu üç temelden birine yada aynı zamanda ikisine baglanabilir.
Sevgide insan en azından yalnızlıktan kaçıp sığınacağı bir liman bulabilir. iki kişi, dünyaya karşı bir tür ortaklık kurar ve u iki kişilik bencilliğin sevgi olduğu yanılgısına düşülür.
İnsan hayatı aslında acılardan ibarettir; bu acıların sebebi bencil ve doymak bilmez isteklerdir; insanın bencilliği ve istekleri sona erdirilebilir; sonuçta bütün bu doymak bilmez arzu ve iştah ortadan kaldırıldığında, ulaşılan durum nirvana olarak adlandırılır. Bencillik ve isteklerden kaçışın yöntemi, "Sekiz Katlı Asil Yol" diye adlandırılır: Doğru görüş, doğru niyet, doğru konuşma, doğru hareket, doğru geçim kaynağı, doğru çaba, doğru düşünme ve doğru meditasyon.
Maddileşmiş bir insan vatan için ölür mü? Bencil bir insan muhtaçlara yardım eder mi? Milletine inanmayan bir adam yabancı ile işbirliği yapmaz mı? Erdemi gülünç bulan birisi çalıp çırpmaz mı?
Ortak düşüncesi olmayan toplulukta, herkes, yalnız kendi çıkar ve zevkini düşünür. Böyle bir toplulukta fedakarlık, saygı, nezaket kalmaz. Bencillik, kabalık, rüşvet, iltimas ve namussuzluğun türküsü alır yürür.
Çok zor değil, O'na güzel bir kaç söz söylemek. Denemek için aşk sözleri burada. ~ WWW.LOVE.GEN.TR ~
İnsan duygusal belleğinde kayda geçmiş “anı”ları tekrar tekrar hatırlayarak acı çeker. Bu yüzden de geçmişte yaşar. Geçmiş ve Gelecekte yaşayan kişi de an’a dikkatini veremez. An’da kendisini, “şimdi ve burada” yaşayamaz. Farkındalık ışığını an’a yöneltemeyen kişi, bir an sonra geçmiş olacak anların karanlığında kalmaya kendisini mahkûm eder. İşte bu karanlık, Cehaleti, bencilliği, bağımlılığı doğurur. An’da tüm farkındalığımızla dolu dolu yaşadığımızda hiçbir eksiklik kalmayacağı için bir an sonra “geçmiş” olacak bu an, eksikliği tamamlamak için bizi kendisine geçmişe doğru çekmez. Ve biz yeni bir An’ı deneyimlemek üzere tümüyle Özgür oluruz.
Kişinin ödünsüz bir tavırla, sürekli özgürlüğünü koruma kaygısıyla yaşamasının kaçınılmaz sonucu yalnızlık, bu yalnızlığın vardığı son durak ise kişinin kendine yönelik dikkatinin büyüttüğü bencillik ve tutsaklıktır.
Korkulmak sevilmekten iyidir. Sevgiyi ayakta tutan şey, şükran hissidir. Ancak insanlar fazlasıyla bencil olduklarından, kendi işlerine geldiği noktada bu şükran hissini bir kenara bırakıp çekip gidebilirler. Oysa korkuyu ayakta tutan, cezalandırılma olasılığıdır ki bu olasılık her zaman daha etkilidir.
Gerçek aşk sevgilinin bütün kusurlarını görür ve sever... Aşk inanmanın şiiridir. Aşk şüphe etmez. Aşk kıskanmaz. Aşk iğrenmez. Aşk çirkin bulmaz. Aşk küçümsemez. Aşk bencilliğin, kendini sevgiliden daha üstün görmenin, buhranın ve kötümserliğin tam zıddıdır. Aşk istemez, yalnız verir. Aşk bir mücadele değil âhenktir... Aşk bunun için ilâhidir... Gerçek aşkın bir tek değişmez vasfı vardır: Tükenmezlik... Aşk engellere ve hücuma uğradıkça kuvvetlenen ihtirastır. Rakipsizdir, yenilmez... Aşk kendi saadetini bir başkasınınkine feda etmektir... Mârifet bize yâr olmayan sevgiliyi kalbimizin içinde öldürmek! İşte en haklı, en mâsum, en kudretli ve en muhteşem cinayet.
İnsanın geliştirdiği ve hala becerebildiği bencilliği alet kullanmasından gelir, bir zamanların taş, demir aletleriyle zuhur eden özellik bugünkü durumda, başka insanları kendi kullanımında aletler olarak görme yanılgısı doğrusu (sahip olana temel ihtiyaçlar doğrultusunda kazanç sağlaması anlamında devam etmektedir.
Çocukken reklamlarda gördüğüm aptalca şeyleri almaya meraklıydım. Şimdi tüm bunlara sahibim ve o yüzden gereksizce alınan şeylerin insanı nasıl bi gerizekalıya çevirdiğini anlayabiliyorum. Doğu Almanya'da çok fazla imkan yoktu ama en azından birlik ve beraberlik vardı. Şimdi gırtlağımıza kadar egoya, tüketim çılgınlığına ve bencilliğe battık. Artık ticaret arkadaşlıktan önce geliyor.