Öyle tatlıdır ki aşk'ın adını duymak, işleyişinin de yalnız tatlı şeylerde bulunuyor olması olanaksız bence. nomina sunt consequentia rerum, diye yazılmıştır çünkü: adlar imledikleri şeylerin sonucudur.
Başka başka kadehlerde ömür tükenmekten ise Saklayalım yüreklerimizin mahzeninde yıllandıralım bu aşkı. Hatırlanacak seneler sonra da tüm sevenlerin hafızasında Dudaktan dudağa yayılacak bu efsane sevda, Adı kırmızı..!
Seri cinayetlerinin yeni bir kurbanı olsam da, En gizemli delil'i bıraktın kalbime o sahte parmaklarınla. Övünme hiç boşuna! Cesedim meçhul bir aşka düşse de, Ben failimi bile bile sevdim anlasana!
Gazeteci Lisa Howard Bir devrimcinin sahip olduğu en önemli özellik nedir? diye sorar röportaj sırasında. Che yanıtlar : Aşk. Bu yanıt çok şaşırtmış olmalı ki tekrar etmekten kendini alamaz genç kadın. Aşk? İnsanlık aşkı, doğruluk ve adalet aşkı. Bunları taşımıyorsa benliğinde, gerçek bir devrimci değildir o.
bir insan bir insanda başka bir hayatın kapısını görünce aşık olur. Ne mutluluktur öte yandaki, ne de tadıyla meraklandıran bir acı. Aşk diye buna denir: bir insan bir insanda tekinsiz bir ev görür.
insan, yarası yarasına denk geleni seviyor demek ki.
Aklın kimyası ile aşkın kimyası başkadır. Akıl temkinlidir. Korka korka atar adımlarını. 'Aman sakın kendini' diye tembihler. Halbuki aşk öyle mi? Onun tek dediği: 'bırak kendini, ko gitsin!'Akıl kolay kolay yıkılmaz. Aşk ise kendini yıpratır, harap düşer. Halbuki hazineler ve defineler yıkıntılar arasında olur. Ne varsa harap bir kalpte var!
Her hakiki aşk, umulmadık dönüşümlere yol açar. aşk bir milad demektir. şayet aşktan önce ve aşktan sonra aynı insan olarak kalmışsak, yeterince sevmemişiz demektir. birini seviyorsan onun için yapabileceğin en anlamlı şey değişmektir!
Aşık olmayana aşk kuru bir kelimeden ibaret. Yarı palavra, yarı safsata. Aşak olmayan bunu anlayamaz, olansa anlatamaz. Öyleyse nasıl anlatılabilir aşk, kelimelerin hükmünü yitirdiği yerde? aşk'tan.
Çok zor değil, O'na güzel bir kaç söz söylemek. Denemek için aşk sözleri burada. ~ WWW.LOVE.GEN.TR ~
Derler ki, aşk da unutulurmuş herşey gibi. Hem de yaşanıp bittikten, soğuyup küllendikten sonra değil, tam da dolu dizgin devam ederken unutulurmuş aşk.
Akla kara ayrılsınn diyedır bu ölümüne sevgi tekliflerimız, yoksa biz hangi yürek kaç para eder taaa baştan biliriz. Kantara vuruyorsak sevgilinin aşkını,yalanını kendi görsun diyedır.
Aşkın hiçbir sıfata ve tamlamaya ihtiyacı yoktur; Başlı başına bir dünyadır aşk. Ya tam ortasındasındır, merkezinde; Ya da dışındasındır, hasretinde...
artık saf aşk ya da tutku söz konusu değildi. hiçbir duygu saf olamıyordu, çünkü her şeye korku ve nefret sinmişti. kucaklaşmaları bir savaş, orgazmlarıysa bir zafer olmuştu. bu, partiye indirilmiş bir darbeydi. sevişmek siyasal bir eylemdi...
Saatlerin fısıltısı müziğe dönüşür; bir ney gibi olursunuz kalpten çalıştığınız zaman. Ve nedir aşk ile çalışmak? Yar giyecekmiş gibi dokumaktır bir kumaşı, nakış işler gibi kalpten.
Artık öğrendim ki; kimi sevdiğin önemliymiş. Uzun yolu göze alamayana kelebek olunmazmış. Nefesi yetmeyenle dipte hazine aranmazmış. Aşkın ibadetini bilmeyene bayram bağışlanmazmış.
İlginçtir kadınlar Adam gibi sevenlere asla gönül vermezler Gider kardan adamlara aşık olurlar< Hem de güneş açıncaya kadar bir aşk yaşayacağını bile bile !
Ben, Leyla'nın nazik elleriyle koyduğu denkler arasına katışıp giderken, yazık ki o hiç duymadı çığlıklarımı. İlk ayrılığı ve ilk acıyı bu yolculukta öğrendim. Yaprak yaprak aşk, tomar tomar hasret taşıyordum içimde...
Aşk, kelimesinin bir anlamıda sarmaşık demek. Nasıl ki bir sarmaşık bir ağacı çepeçevre sarıp, onun dış dünya ile ilişkisini keser ve sardığı ağacı bir süre sonra kurutursa, aşk da sardığı tuttuğu kişiyi çevresinden koparır ve bir süre sonra o ağaç gibi kurutur...
Aşk bir başkasının mutluluğunu istemek olarak anlaşılan tanımını kastederek aslında hiç doğal olmayan bir olgudur ki kendini nadiren tekrar eder; ruh yeniden bakire kalamayacak hale gelir ve bir başkasının ruhundaki okyanusa dalacak gücü yeniden kendinde bulamaz.