Yüreğim hafif ıslaktır benim kuytu köşelerde ağlamaktan ve rengi hafif uçuktur kurusun diye kaç kez güneşe asmaktan. sevgililer günün kutlu olsun aşkım.
Nasıl ki uzaktaki yıldız parlak gelirse insana, uzakta olduğun için tutkunum sana! hani en güzel aşklar imkansız gelir ya insana, imkansız olduğun için tutkunum sana. sen çöllerde serap, engin denizlerde yakamoz, ormanın denizinde huzur gibisin, ışığım sensin, güneşimsin... bil ki çok özlendin... sevgililer günün kutlu olsun!
Kara bulutlar kapatsın evinin damını hep azril beklesin almak icin canını ben degil benim aşkım emsin kanını kan verenin olmasın beni yaktıgın icin tahta tabutuna beyaz gelinligin sarılsın mezarını.
Aşk der ki sana: Yolumdaysan başım feda yoluna; ama bil ki senin de başını isterim yoluma. Kahır, kapris gelecekse senden amenna! Ama ayağına diken batarsa yolumda ah edip vahlanma!... Aşk bilek gücü değil "YÜREKTİR"! Yüreğin yetmiyorsa düşme yollara!...
Farklı cinslerden iki eşit insanın görevi olarak tanımladığımız aşk, iki bireyin bedensel ve düşünsel yönlerden birbirlerini çekmesini, başkalarını dışlamasını ve birbirlerine karşı mutlak bir teslimiyetle yaklaşmalarını gerektirir. Alfred Adler
Mecâzî aşk olmaz. Bu istektir, arzudur, nefsin ihtiyâcıdır. Mecaz olan arzu, istek ve ihtiyaçlar, vuslatla ağırlığını kaybeder. İlâhî aşk yakınlık ve vuslatla daha artar. Mecâzî olanı aşk diye karıştırmamak lâzım. Aşk efendiliktir, mecnunluk değil. Galip Hasan Kuşçuoğlu
Aşk caddesi akla tıkandı... Kendi kulaçlarınla aşk deryâsını geçemezsin; ya bir vârisü’n-Nebî, ya da bir nedîm-i ilâhî elinden tutmadıkca! Galip Hasan Kuşçuoğlu
Aşk (bir başkasının mutluluğunu istemek olarak anlaşılan tanımını kastederek) aslında hiç doğal olmayan bir olgudur ki kendini nadiren tekrar eder; ruh yeniden bakire kalamayacak hale gelir ve bir başkasının ruhundaki okyanusa dalacak gücü kendinde yeniden bulamaz. James Joyce
“İnsanların taş yüreklerinde öylesine bir ateş vardır ki perdeyi kökünden yakar. Perde yandı mı, insan aşk hikâyelerini de tamamen anlar. O eski aşktan gönlün içinde yeniden şekiller meydana gelir.” Mevlâna Celâleddin-i Rûmî
Aşk bile salt fizyolojik bir sorundur. Bizim öz irademizle hiç ilişiği yoktur. Gençler sadık kalmak isterler, kalamazlar; yaşlılar sadakatsizlik etmek isterler, edemezler. Söylenecek söz bundan ibaret. Oscar Wilde
Aşıklara haber vermek isterim: Kalbin tüm meseleleri yalnız kalpte halledilir, çünkü bir hissin hakkından ancak başka bir his gelir. Ümitsiz bir aşkın panzehiri ise nefrettir. Peyami Safa (Yalnızız Romanından)
Aşk insanın birey düzleminde sonsuzu yaşamasıdır. Sosyalizm, insanın toplum ve sınıf düzleminde sonsuza koşmasıdır. Kardeşlik, insanın ulus düzleminde sonsuz beraberliği aramasıdır. Yalçın Küçük
Biz erkekler daha çok söyleyebilir, daha fazla yemin edebiliriz; Ama gerçekte gösterişimiz, duygularımızdan üstündür. Çünkü; her zaman yeminlerimizde cömert, ancak aşkımızda samimi değiliz. Shakespeare
Ayakları şişerdi, o öpülesi ayakları. Ama bizim gibi sabahlara kadar gezmekten değil, sabaha kadar ibadet etmekten. Az yerdi, ama bizim gibi rejim yapmak için değil, fakirliği seçtiğinden. Gece gündüz ağlardı, o ağlayınca meleklerin gözleri dolardı ama bizim gibi pembe diziler yüzünden değil, mevlaya olan aşkından. Ne kadar farklıyız değil mi Allah rasülünden. Mevla bütün amellerimiz ve niyetlerimizle ona benzemeyi nasip etsin. Amin. Hayırlı cumalar.
Nasıl ki uzaktaki yıldız parlak gelirse insana, uzakta olduğun için tutkunum sana! hani en güzel aşklar imkansız gelir ya insana, imkansız olduğun için tutkunum sana
Gülüşün yeter bana bir anlık mutlu olmak değil o gülüşün benim için bir ömürlük bebeğim. . gülüşünle içim ısınır sözlerinle dünyam yeniden aşk melodileri dinler senin sayende bebeğim.