Araştırma yapıldığı zaman ancak bilgi artırılabilir; bilgi artırıldığında ancak istek samimi olabilir; istek samimi olduğunda ancak akıl ıslah edilebilir; akıl ıslah edildiğinde ancak özel yaşam iyileştirilebilir; özel yaşam iyileştirildiğinde ancak aile yapısı düzeltilebilir. Aile yapısı düzeltildiğinde ancak devlet düzen içinde yönetilebilir.
Acele karar vermeyin. o zaman sizin de herkesten farkınız kalmaz. Hayatın küçük bir parçasına bakıp tamamı hakkında karar vermekten kaçının. Karar aklın durması halidir, karar verdiniz mi, akıl düşünmeyi, dolayısı ile gelişmeyi durdurur. Buna rağmen akıl insanı daima karara zorlar. Çünkü gelişme halinde olmak tehlikelidir ve insanı huzursuz yapar. Oysa gezi asla sona ermez. bir yol biterken yenisi başlar. bir kapı kapanırken, başkası açılır. Bir hedefe ulaşırsınız ve daha yüksek bir hedefin hemen oracıkta olduğunu görürsünüz.
İnsanın istemeden yemek yemesi nasıl sağlığa zararlıysa, hoşlanılmadan yapılan bir öğrenme de belleği mahveder ve bellek algıladığı hiçbirşeyi akılda tutmaz.
Tabiatın insanlara en adilce dağıttığı nimet akıldır derler; Çünkü hiç kimse akıl payından şikayetçi değildir. Nasıl olsun? Aklını beğenememesi için aklının ötesini görmesi lazım.
Bizi yöneten, dünyayı ellerinde tutan kimselerin bizim kadar akıllı olması, bizim yapabileceğimiz kadarını yapması yetmez. Bizden çok üstün değiller ise bizden çok aşağı sayılırılar.
Akıl ile kalbi birbirinden ayırmamalısınız; onların izdivacına her zaman ihtiyaç vardır. Aklın muhakemesi, kalbin de semavîliği ve ledünnîliği omuz omuza olursa, işte o zaman hiç aşılamaz gibi görünen problemler bile kolayca aşılabilir.
Her Canlının Ölümü Tadacağını,Ama Sadece Bazılarının Hayatı Tadacağını Öğrendim.Ben Dostlarımı Ne Kalbimle Ne de Aklımla Severim.Olur ya Kalp Durur Akıl Unutur Ben Dostlarımı Ruhumla Severim.O ne durur,ne de unutur...
Eğer sen, can konağını arıyorsan, bil ki, sen cansın. Eğer bir lokma ekmek peşinde koşuyorsan, sen bir ekmeksin. Bu gizli, bu nükteli sözün manasına akıl erdirirsen, anlarsın ki, aradığın ancak sensin sen!
Madem ki rızkı taksim eden O'dur, o halde şikâyet küfürdür. Sabır gerekir. Sabır, genişliğe ulaşmanın anahtarıdır. Allah'tan başka herkes düşmandır. Sen asıl dostu düşmanlara şikâyet eder, halinden sızlanırsın öyle mi? Padişah köleye şikayet edilir mi? Akıllı ol.
Eğer sen, can konağını arıyorsan, bil ki, sen cansın. Eğer bir lokma ekmek peşinde koşuyorsan, sen bir ekmeksin. Bu gizli, bu nükteli sözün manasına akıl erdirirsen, anlarsın ki, aradığın ancak sensin sen.
Ey hişam! Akıllı insanlar, İlim ve Hikmetle birlikte olan sınırlı dünya imkanalrını, geniş dünyevi imkanlarla olan sınırlı ilim ve hikmete tercih etmişlerdir.
Ey Hişam! Lokman oğluna şöyle dedi: "İnsanların en akıllısı olmak istersen hakka boyun eğ. Ey oğul, dünya derin bir denizdir, insanların çoğu boğulmuştur onda. Yükü İman, Yelkeni Tevekkül, Kaptanı Akıl, Pusulası İlim, Lengeri Sabır olan Takva gemisiyle o denizde hareket etmelisin.
Allah u Teala'nın, İnsanlara zahiri ve batini iki hücceti delili vardır: Zahiri hücceti, Resuller, peygamberler ve İmamlardır. Batıni hücceti ise akıldır.
İnsanlara ya iyi davranınız ya da onları ayaklarınızın altında eziniz. Çünkü az incindiklerinde intikam peşine düşebilirler, daha fazlasındaysa bunu akıllarına bile getiremezler.
Akılla bir konuşmam oldu dün gece, sana soracaklarım var dedim ? Sen ki her bilginin temelisin, bana yol göstermelisin. Yaşamaktan bezdim, ne yapsam..? Bir kaç yıl daha katlan dedi. Nedir dedim bu yaşamak ? Bir düş dedi ; Bir kaç görüntü. Evi barkı olmak nedir dedim..? Biraz keyfetmek için, yıllar yılı dert çekmek dedi. Bu zorbalar ne biçim adamlar dedim ? Kurt, köpek, çakal, makal, dedi. Ne dersin bu adamlara dedim..? Yüreksizler, kafasızlar, soysuzlar, dedi. Benim bu deli gönlüm dedim, ne zaman akıllanacak ? Biraz daha kulağı burkulunca dedi. Hayyam' ın bu sözlerine ne dersin dedim..? Dizmiş alt alta sözleri ; Hoşbeş etmiş derim dedi.
Başkalarının karısına kız kardeş gözüyle, başkasının servetine bir yığın toprak gözüyle ve bütün yaratıklara kendi canını taşıyorlarmış gibi bakan kimse gerçekten akıllı bir kişidir.
Bütün dinlerin, virüslerin salgınına çok benzer bir akıl hastalığı olduğunu düşünüyorum. Din mükemmel bir kültürel yapı, ama bu onu gerçek yapmıyor ve beni gerçek ilgilendiriyor. Çiçek virüsü mükemmel bir virüs, işini çok güzel yapıyor. Ama bu onun iyi olduğu ve yok olmasını istemediğim anlamına gelmiyor.
Ey akıl sahibi! Gül dikenle beraber bulunur. Senin dikenle ne işin var, gülü demet yap... Eğer tabiatında yalnız kusurları görmek varsa Tavus kuşunda çirkin ayaktan başka bir şey göremezsin.
Sana affedilemeyecek kadar büyük hata yapan birine, akıl sınırlarının bittiği. yerden başlayacak ceza vermek istiyorsan ; bütün samimiyetinle affet.Hissedilen her şeyi arşivleyen kader, kendisiyle en iyi biçimde ilgilenecektir.
Aradığın şey o kitaplarda değil, aradığın şeyi okuyarak bulamazsın. Sende eksik olan şeyi gözlerinle tamamlayamazsın. Aradığın şeyi Dünya’da arayacaksın, aradığın şeyi yüreğinle bulacaksın. Dünya’da ki tüm kitaplar, tüm hesaplar, akıl oyunları, sayfalarca laflar, sevginin yerini tutmaz. Okuyarak öğreneceksin ama severek anlayacaksın.
Kişilerin elde ettikleri olgunlukların tatları, huriler, köşkler ve cennetlere benzetilmiştir. Bunlara verilen adlar takma adlardır. Çünkü eksik, cahil ve kıt akılları bulunan kişilere gerçek bu vesile ile anlatılabilir.
Osman Beye Nasihatı: Oğul, insanlar vardır, şafak vaktinde doğar, akşam ezanında ölürler. Avun oğlum avun. Güçlüsün kuvvetlisin, akıllısın, kelamlısın. Ama; bunları nerede, nasıl kullanacağını bilemezsen sabah rüzgarında savrulur gidersin. Öfken ve nefsin bir olup, aklını yener. Daima sabırlı, sebatlı ve iradene sahip olasın. Dünya senin gözlerinin gördüğü gibi büyük değildir. Bütün fethedilmemiş gizemler, bilinmeyenler, görülmeyenler, ancak; senin fazilet ve erdemlerinle gün ışığına çıkacaktır.Ananı, atanı say, bereket büyüklerle beraberdir. Bu dünyada inancını kaybedersen yeşilken çorak olur, çöllere dönersin. Açıksözlü ol. Her sözü üstüne alma. Gördün söyleme, bildin bilme. Sevildiğin yere sık gidip gelme, kalkar muhabettin itibar olmaz. Üç kişiye acı; cahiller arasındaki alime, zenginken fakir düşene, hatırlı iken itibarını kaybedene. Unutma ki! yüksekte yer tutanlar aşağıdakiler kadar emniyette değildir. Haklı olduğunda mücadeleden korkma. Bilesin ki atın iyisine doru, yiğidin iyisine deli derler.
Zamanın akışı içinde insanlık, bilimin ellerinden gelen darbelerle iki kez, naif özsevgisinin incinmesinin acısını yaşamak zorunda kalmıştır: Birincisi, dünyanın merkezi olmadığını, akıl almaz büyüklükte bir dünyalar sistemi içinde sadece bir nokta olduğunu anladığında... İkincisi, biyolojik araştırmalar özel yaratılmışlık ayrıcalığını elinden alıp soykütüğünü hayvanlar alemine düşürdüğünde.
Şu Afrika'nın güney doğusundaki sıcak mağaralar olmasaydı biz olmayabilirdik, şu Avrupa'nın batısında, Amerika'nın ortasında, Mars'ın bilmem hangi çukurunda benzer başka mağaralar olmadığı için hiç olmayanlar, olmadığı bile akılda kalmayanlar olduğu gibi.
Bugün Türk sanayinin dış pazarlarda karşılaştığı rekabet, iç pazardaki rekabetten çok daha zorludur. Dışa açılabilmek için; kalite, uygun fiyat ve devamlılık esastır. Hedeflerinizi seçerken gerçekçi olun. Önemli kararları tek başınıza vermeyin. İş arkadaşlarınıza danışın, tartışın ve karara beraberce ulaşın. Kendinize güvenin, yabancıların bizden daha akıllı olduklarını sanmayın. Onların gücü, metodlu çalışmaktan doğmaktadır. Siz de metodlu çalışmaya özen gösterin.